Akciğer embolisi akciğerlere kan götüren damarların tıkanmasına bağlı olarak gelişen ciddi bir hastalıktır. Birkaç saat gibi kısa sürede gelişip ani belirtiler verdiğinde “akut”, bazı kronik hastalıkları olan kişilerde haftalar-aylar içinde geliştiğinde “kronik” pulmoner emboli adını alır.
Tıkayıcı pıhtı doğrudan akciğer atardamarları içinde gelişip damarı tıkayabileceği gibi çoğunlukla vücuttaki toplardamarlarda oluşup, bulunduğu yerden koparak sağ kalbe ve buradan da akciğer atardamarlarına ulaşır ve kan akımı durma noktasına gelebilir. Akciğerlerde kanın oksijen alışverişini engellediği ve sağ kalp önünde mekanik bir engel oluşturduğu için hastanın solunum ve dolaşım sistemini etkilenir.
Ani sağ kalp yetmezliği gelişebilir ve bu pulmoner embolinin en korkutucu tablosudur. Pıhtının derecesine ve hızına bağlı olarak, yavaş yavaş gelişen nefes darlığından, ani ve ciddi solunum yetmezliğine sebep olan acil bir duruma kadar değişkenlik gösterebilir. Bazı ciddi embolilerde hasta dakikalar içinde hayatını kaybedebilir. Pulmoner emboli ani ölüme neden olabilir.
Pulmoner emboli çoğunlukla altta yatan bazı nedenlere bağlıdır. En sık nedeni, kişiyi uzun süreli hareketsizliğe ve yatak bağımlılığına maruz bırakan durumlardır. Uzun süreli yatak istirahatinde bacaklardaki ve karındaki büyük toplardamarlar içinde kan akımının (vücudun hareketsizliğine bağlı olarak) azalması nedeniyle pıhtılar oluşur. Bu pıhtılar önce bulundukları yerde büyür ve bazen bulundukları yerden kopup kalbe giderek pulmoner emboliye neden olur. Bu durumlar:
Bazı kişilerde pıhtılaşma sistemindeki ailesel bozukluklara bağlı olarak da görünür bir neden olmaksızın toplardamar içinde tekrarlayıcı pıhtılar oluşabilir.
Ayrıca bazı romatizmal hastalıklarda da (sistemik lupus eritematosus (SLE), antifosfolipid sendromu gibi) toplardamarlar içinde pıhtı oluşumu ve pulmoner emboli riski yüksektir.